Türkiye Denizleri’nde Yaşayan Üç Küçük Cetacea Türünün; Tursiops truncatus (Montagu, 1821), Delphinus delphis Linnaeus, 1758, Phocoena phocoena (Linnaeus, 1758) Genetik Yapılarının İncelenmesi “CetaGen Projesi”
Göster/ Aç
Tarih
2017Yazar
Mehmet Arda Tonay (Yürütücü)Ayhan Dede (Araştırmacı)
Ayaka Amaha Öztürk ( Araştırmacı)
Erdem Danyer ( Araştırmacı)
Işıl Aytemiz Danyer ( Araştırmacı)
Bayram Öztürk (Danışman)
İbrahim Raşit Bilgin (Danışman)
Begüm Uzun (Bursiyer)
Üst veri
Tüm öğe kaydını gösterÖzet
Türkiye denizlerinde en sık gözlenen Cetacea takımına ait 3 yunus türü; afalina (Tursiops truncatus), tırtak (Delphinus delphis) ve mutur (Phocoena phocoena)?dur. Afalina ve tırtak türleri tüm denizlerimizde, mutur ise çogunlukla Karadeniz?de, Türk Bogazlar Sistemi (TBS)?nde ve ender olarak Ege Denizi?nde dagılım göstermektedir. Projenin saha çalısmalarında, karaya vuran yunuslar için Batı Karadeniz?de kumsallar aylık olarak taranmıs, Güney Marmara ve ilk defa Kuzey Ege (Saroz Körfezi)?de karaya vuran deniz memelileri hakkında mevsimsel periyodik izleme çalısması yapılmıstır. Saha çalısmaları ve ihbarlar ile toplanan örneklerden ve son 15 yılda Türkiye kıyılarında örneklenmis yunus dokularından DNA örnegi izole edilerek, 3 tür için mitokondriyal DNA (mtDNA) ve mutur için çekirdek DNA?sı (ddRAD Dizileme) belirteçleri kullanılarak türlerin genetik yapıları incelenmistir. Toplam 186 adet mtDNA dizisi (Afalina: 74, Tırtak: 38, Mutur: 74) ve 55 adet mutur bireyinin RAD veri seti elde edilmistir. Elde edilen verilerle Türkiye?deki popülasyonlar kendi içerisinde ve diger dünya denizlerindeki popülasyonlar ile karsılastırılmıstır. Ayrıca, mtDNA analizleri sonuçlarına bakılarak Marmara Denizi?nde izole bir popülasyonu oldugu tahmin edilen mutur örneklerinin çekirdek DNA analizleri yapılmıs ve mtDNA sonuçları yeni nesil bir dizileme yöntemi olan ddRAD dizileme sonuçları ile karsılastırmalı olarak degerlendirilmistir. ddRAD dizileme yöntemi, Türkiye?de TBS ve Ege Denizi?nde yasayan bir canlı türünün genetik yapısının belirlenmesinde ilk defa kullanılmıstır. Proje sonuçlarına göre, Afalina için 10 tanesi yeni olmak üzere 15, Tırtak için 9 tanesi yeni olmak üzere 14, mutur için ise 2 tanesi yeni olmak üzere 10 farklı mtDNA haplotipi varlıgı ortaya çıkarılmıstır. Üç tür için haplotip ve nükleotid çesitliligi hesaplanmıstır. Ulusal ve uluslararası anlasmalar ile koruma altında olan üç Cetacea türünün koruma stratejileri için öneriler getirilmistir. Karadeniz?deki afalinalar ile diger popülasyonlar arasında genetik fark bulundugundan ve Karadeniz?de haplotip çesitliligi düsük oldugundan bu bölgedeki popülasyonun çevresel kosullara, hastalık vb. gibi etkenlere daha duyarlı oldukları söylenebilir. Bu nedenlerden dolayı Karadeniz?deki afalinalar için ayrı ve hassas bir koruma stratejisi belirlenmelidir. Afalina ile aynı familyadan olan tırtaklar için, Karadeniz?deki, TBS?deki ve Dogu Akdeniz'deki haplotip ve nükleotid çesitlilik degerlerinin Atlantik popülasyonu ile karsılastırıldıgında daha düsük bulunması da Atlantik popülasyonlarının Akdeniz'e ve Karadeniz'e yayıldıgını fikrini desteklemektedir. Mevcut bilgiler ısıgında ise türün koruma stratejine yardımcı olması açısından, uzun mesafe kat edebilen bir açık deniz yunus türü olan tırtakların göç yolları, özellikle Karadeniz ile Akdeniz arasında bir koridor ve beslenme alanı olan, TBS sisteminin korunması önem arz etmektedir. Tür koruma stratejisi açısından, muturların ise tesadüfi aga yakalanmasına karsı önlemlerin alınmasının bir an önce baslatılması ve/veya TBS?de dip uzatma agları ile yapılan balıkçılıgın sınırlandırılması önerilmektedir. Ayrıca bu türler için daha yaygın ve daha fazla örnekle genetik çalısmaların devam ettirilmesi gerekmektedir. Genetik çesitliligin korunması türlerin degisen çevre kosullarına uyum saglama noktasında, uyarlanımsal potansiyelin korunması konusunda da önemlidir. Bu çesitliligin ortaya konması da ancak bu çalısma gibi daha fazla çalısmanın desteklenmesi ile elde edilebilecektir.